Yorgunluk
Yorgunluk; Son zamanlarda yorgunluk bir hastalık olarak dahi tanımlanabilir. Genel zayıflık hali, daha çabuk yorulma, konsantrasyon bozukluğu olarak da tanımlanabilir. Günümüzde oldukça sık rastlanılan bir durumdur. Biz istemesek dahi hayatın bazı dönemlerinde fazla çalışmak, stres ve depresyon gibi durumlar yorgunluğa neden olabilir. Yorgunluk üzerine gidilmesi, salınmaması gereken bir durumdur.
Bu hal ile baş başa kalmamalı bunun nedenlerini araştırıp gerekirse uzmanlardan yardım alınarak çözümü bulunmalıdır. Yorgunluk profesyonel hayatı, sosyal hayatı, aile hayatını etkiler. Yorgunluk nedeni ile iş hayatındaki verim azalır. Bu da hem kendimiz hem çevremiz hem de toplum adına sıkıntılı bir durumdur. Yalnızca bedenen değil psikolojik olarak da yaşam konforunu azaltır.
Yorgunluk neden olur?
Aşırı egzersiz, yaş, hormonal dengesizlikler, uykuya dalamama, fazla uyku uyuma, dengeli ve yeterli beslenememe, kondüsyon eksikliği, üst solunum yollarında meydana gelen enfeksiyonlar, kansızlık, tiroit problemleri (Tiroit bezinin az ya da fazla çalışması), akciğer rahatsızlıkları, tansiyon ilaçları, antidepresan ilaçları, kolesterol ilaçları, viral rahatsızlıklar, stres, depresyon, kanser, yeterli oksijeni vücuda alamama. Bu gibi nedenlerin meydana getirdiği yorgunluk eğer hayatınızı tamamen doldurmaya başlar ise devamlı hale gelirse ve 6 aydan daha fazla sürer ise kronik yorgunluğa doğru gider.
Kronik yorgunluk ile baş başa kalan olguların 2/3 kadarı psikolojik hastalıklar, depresyon, panik bozukluk, somatizasyon bozukluğu sorumludur.
Yorgunluğun %10'luk bölümü kronik yorgunluk sendromu oluşturur. Kronik yorgunluk sendromu; eski zamanlardan beri bilinen fiziksel olarak bir hastalık olmasa da psikolojik bir hastalıktır. Kronik yorgunluk yaşayanlarda uykuda dinlenememe, fiziksel ve psikolojik yorgunluk, konsantrasyon güçlüğü, baş ağrısı, grip tarzı semptomlar, kas ağrıları, eklem ağrıları, boğaz ağrıları, aşırı halsiz olma durumu mevcuttur.
Yorgunluk Tedavisi Nasıl Yapılır?- Öncelikle beslenmeye dikkat edilmelidir. Karbonhidrat, protein, yağ ve vitamin dengesi beslenmede önemlidir. Tek yönlü beslenmeden uzak durun. Yani devamlı protein ağırlıklı ya da devamlı karbonhidrat ağırlıklı beslenmeden uzak durun. Aşırı yağlı besin tüketimini hayatınızdan uzak tutun. Kızartmalar hem besin değeri az hem de kalori değeri yüksek yemeklerdir. Bunun dışında zencefil çayı, kahvaltılarda maca kökü, tavuk suyu ile çorba, tuzlu su gargaraları yapılabilir. Bu besinler yorgunluğu alır, bağışıklık sistemine güç verir, vücut direncini artırır.
- Limon tüketin, buhar teneffüsü yapın, ada çayı, tüketin.
- Düzenli egzersiz yapılmalıdır. Başlangıçta egzersizler yavaş ve azar azar iken zamanla artırılmalı ve dinç kalmak için bol spor yapılmalıdır. Enerji düzeyini artırmak için egzersiz yapmak oldukça önemlidir.
- Kafein oranı yüksek olan ve asitli olan içeceklerden uzak durulmalıdır. Kahve, çay, kola ve enerji içeceklerin fazlası vücuda zararlı olan içecekler arasındadır.
- Uyku düzeni önemlidir. Ne fazla uyku ne de az uyku insanı dinlendirmez. Günde 8 saat uyku insan vücudunun dinç kalması için yeterlidir. Kaliteli uyku önemlidir, uyku düzensizlikleri, gece uykusunu tam alamama yorgun uyanma bitkinlik ve halsizliğin ana nedenleri arasındadır.
- Işığı bol olan ortamlarda daha fazla vakit geçirin.
- Sevdiğiniz insanlar ile daha fazla hobilerinizi yaşayın. Size iyi gelen insanlar ile vakit geçirin. Sizi iyi tanıyan, bu durumdan sizi çıkaracak insanlara zaman ayırın. Yapmaktan hoşlandığınız, enerjinizi artıracak şeylerle vakit geçirin.
- Çalışma ortamınızı motivasyonunuzu artıracak şekilde yeniden düzenleyin.
- Yorgunluğu gidermek için derin nefes alma ve güdümlenmiş nefes alma egzersizlerini bol bol yapın.
- Günü değerlendirmek için hem dinlenme hem de çalışma şeklinde plan yapın. Yani günü dinlenme ve çalışma şeklinde ikiye ayırın.
21.01.2024 19:41:37
Yorgunluk ile ilgili bu madde bir taslaktır. Madde içeriğini geliştirerek Herkese açık dizin kaynağımıza katkıda bulunabilirsiniz. Sayfayı Düzenle
|